Suriyeliler Ülkelerine Dönerse Ekonomiye Etkisi Ne Olur?

Türkiye’ye gelen Suriyelileri iki grupta toplamak mümkün: (1) Parası, serveti olanlar ki bunların çoğu burada konut satın alarak Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı oldu, birçoğu burada iş kurdu, eleman istihdam etti ve para kazanmaya devam ediyor. (2) Parası, serveti olmayanlar ki bunlar burada çeşitli işlerde, özellikle emeğe dayalı işlerde çalışmaya girdiler ve gelir elde eder oldular. 

Suriye’de yeni bir rejim kuruluyor. Bu gelişmenin Türkiye’ye ekonomik, sosyal ve siyasal etkilerinin olacağını görebiliyoruz. Sosyal ve siyasal etkileri şimdilik bir kenara bırakıp işin ekonomik etkilerini irdelemeye çalışalım. 

Suriye’de gerçekleşmekte olan rejim değişikliğiyle birlikte Esad rejiminden kaçıp bize sığınan Suriyelilerin önemli bir bölümünün ülkelerine döneceği tahminini yaparsak yanılmış olmayız. Büyük ölçüde yanmış, yıkılmış olan Suriye’de IMF, Dünya Bankası ve diğer uluslararası kuruluşların finansal desteği altında ciddi bir yeniden yapılanma, inşaat faaliyeti başlayacaktır. Bu işleri büyük ölçüde Türk şirketlerinin de aralarında bulunduğu batılı şirketler alacaktır. Bu şirketlerin bu işleri yapmak için çok sayıda işçi istihdam edeceğini ve bunlara,  uluslararası standartlar gereği, bizde çalışarak geçimini sağlayan Suriyelilere ödenenden daha fazla para ödeyeceklerini düşünürsek yukarıda ikinci grup olarak saydığımız Suriyelilerin önemli bir bölümünün ülkelerine döneceğini tahmin edebiliriz. Aslında ilk grupta olanlardan bir bölümü de burada değer kazanmış konutlarını satarak ülkelerine döneceklerdir diye düşünüyorum. Bir bölümü de hem buradaki işini sürdürecek hem de Suriye’de yeni işlere girişecektir.

Suriyelilerin bir bölümünün ülkelerine dönmesinin ekonomimize üç farklı etkisi olabilir diye düşünüyorum: (1) İkinci grupta yer alan Suriyeli emekçilerin bir bölümünün ülkelerine dönmeleriyle yerli üreticiler ucuz emek gücünün önemli bir kaynağını kaybedeceklerdir. Bu durumda daha pahalı emek istihdamına gitmek zorunda kalacakları için maliyetleri artacaktır. Talepte daralma ortaya çıkmasaydı bu artışı kolayca fiyatlarına yansıtabilirlerdi ama talep düştüğü için bu yansıtma sınırlı olabilecek, kârları düşecektir. Maliyet artışının fiyatlara yansıması sınırlı kalsa bile bu durum maliyet enflasyonunda artışa yol açabilecektir. (2) İlk grupta olup da buradaki işlerini tasfiye edip ülkelerine dönecek olanların GSYH’ye katkısı ortadan kalkacaktır. Bunun etkisinin çok sınırlı olacağını düşünüyorum. Öte yandan burada işleri iyi gidenlerin Suriye’ye dönseler bile buradaki işlerini tasfiye etmeyip Suriye’de kuracakları iş ile birlikte götüreceklerini tahmin ediyorum. (3) Her iki gruptan çok sayıda kişinin ülkelerine kesin dönüş yapmaya karar vermesi halinde bunlardan bir bölümü burada vatandaşlık elde etmek için satın aldıkları konutlardan süresi dolmuş olanları satacaklardır. Bu eğilim konut piyasasında çok büyük ölçekte olmasa bile fiyat düşüşleri ve kira düşüşlerine yol açabilir. (4) Ülkelerine dönecek olanların sayısına bağlı olarak GSYH’de ortaya çıkabilecek düşüş kişi başına gelirde daha sınırlı bir düşüşe yol açacağını tahmin ediyorum. Çünkü bilindiği gibi bu kişilerden vatandaşlık almamış olanlar kişi başına gelir hesabı yapılırken nüfus içinde sayılmamaktadır. (5) Suriyelilerin ülkelerine dönmeleri halinde burada yararlandıkları çeşitli yardımlar, destekler, sağlık hizmetleri, ilaçlar vb. için kamu bütçesinden yapılan harcamalar azalacağı için bütçe açığı azalacaktır.  

Hiç kuşkusuz meselenin asıl yansımaları sosyal ve siyasal alanda görülecek. Bu kadar çok sayıda sığınmacı, ülkenin sosyal ve siyasal düzenini olumsuz yönde etkiliyor. Bunu yaşayarak, gözlemleyerek gördük. Ekonomik açıdan olumsuz görünen yanlarına karşılık Türkiye’nin, sığınmacıların ülkelerine dönüşünü teşvik etmek üzere kamu kurumlarından aldıkları yardımları derece derece azaltarak kaldırması gerektiği kanısındayım. 

Yorumlar

  1. Bence dönüşlerinin yakın zamanda büyük boyutta etkisi olmayacaktır. Zaten burda olanların çoğunluğu kargaşadan kaçtı geldi. Henüz orda sukunet tam olarak sağlanmadan tam olarak geri dönüş gerçekleşmez.
    Burda bir sürü muafiyet var ve destek ödemeleri var. Henüz orda yönetim kurulmamışken dönmeleri zor. O yüzden ülkemizde beklenen olumlu olumsuz beklentiler yakın zaman için kısıtlı etki yapar.
    Ama inşaat sektörü para sayma makinesini hazırlar orda yapılacak çok işi var. En çok onlar faydalanacak.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Suriye'deki yeniden yapılanma; TR'de azımsanmayacak bir iş gücü kaybına yol açacaktır
      Hem Suriyeliler hem de TR vatandaşlarından giden olacaktır
      Maliyet artışından bahsedip durmuşsunuz :)
      Bir Kafedeki maliyet artışı çay fiyatının artışı ile kısmen kompanse edilebilir
      Ama üretim sektöründe maliyet artışını zamlarla kompanse edemezsiniz.
      Zaten ithal ürünlerle fiyat rekabeti yapmakta zorlanıyor üretici
      Ekstra maliyetler bir çok küçük işletmenin kapanması ile sonuçlanacaktır
      İşsizlik ve cari açığın artışı ile gelen fakirleşme ile yeni denge oluşacaktır

      Sil
    2. Gitsinler arkadaşım. Bunlar gelmeden önce bu ülke dönmüyor muydu? Köle arayan sığ ve sığır işverenler doğru düzgün ücretlendirme yapsınlar yerli işçi çalıştırsınlar. Sigortasını düzgün ödesin, hak hukuk yemesin çalıştıracak insan bulunur. Suriyelilere bağımlıymışız kafasından çıkın. Hep akp safsataları. Demografik yapının bozulması hepsinden tehlikeli. Kıytırık iki şirket, ucuza insan çalıştırmayacak diye girdiğiniz hallere bak yazık.

      Sil
    3. yahu şu maliyet artışı diyenlere küfür edesim geliyor şuanda türkiyede kaç milyon işsiz genç var haberin varmı senin

      Sil
    4. Adem Metan, Suriyelilerin Dönüş Yolculuğunun Sosyal Medyada Gözüktüğü Kadar Yoğun Olmadığını Söyledi
      url:
      https://onedio.com/haber/adem-metan-suriyelilerin-donus-yolculugunun-sosyal-medyada-gozuktugu-kadar-yogun-olmadigini-soyledi-1263495

      Sil
    5. Suriyelilerin bir kısmının dönmesi ülke adına hayırlı olur. Mesela, ev kiralar ucuzlar. Tavuklar milyon milyon yumurtlamaktan kurtulur.
      Sebze, meyve bollaşır
      Hakkını alamadığı için çalışmak istemeyen gençler, ücretler yükseleceği için iş bulacaktır.
      Doğum oranlarının yüksekliği nedeniyle elli yıla kalmadan burada Türk nüfus azalması önlenmiş olacaktır.
      Kısacası hayırlı olacaktır.
      Da, giderler mi? Zor.

      Sil
  2. Demografik yapının bozulması ve güvenlik tehdidi her şeyden önce gelir. Umarım hepsi gider ve verilen vatandasliklar iptal edilir

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Onlar dursun biz gidelim şartları daha iyi olacağı kesin buralar kurtlar vadisi

      Sil
    2. dün bir müşterim geldi, imalat sanayinde çalışıyor ve çalışanlarının %80i Suriyeli, işlerini iyi yapıyorlar ve memnun çalışanlardan, hepsi biz geri gideceğiz demişler ve haftaya işi bırakıyorlar, elaman arıyorum dedi.

      Sil
  3. Suriyelilerin sosyal güvenlik ödenekleri ve onlara yapılan maddi desteklerin iptali ayrıca ülkenin giderlerini azaltır düşüncesindeyim. Ayrıca ülke içinde ortak giderlerimiz azalacaktır. Asayiş kolaylaşacak, hastanelerde randevu almak kolaylaşacak, kamuda genel iş yükünde azalma olacaktır. Bunlar da pozitif yanlar olarak sayılabilir naçizane.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hastahane giderlerini ve kömür yakacak ve cucuklar için süt yardımlarınızı Avrupa'ya fatura ediyorlar.Benim yeğen orada çalışıyor .Bütün bu masrafları Avrupa'dan alıyoruz

      Sil
    2. Senin öyle bir yeğenin yok.

      Sil
    3. aynen kardeşim bütün yardımları avrupadan alıyoruz ondan tayyip cebimizden 40 milyar dolar harcadık bi 40 milyar dolar daha harcarız dedi

      Sil
    4. Bütün masrafları Avrupadan aldığımız için ülke bu durumda, topluca fakirleşiyoruz neden acaba?

      Sil
    5. Hocam, donen Suriyelilerin ulkelerinde kuracaklari isletmelerin Turkiyeden mal ve hizmet ithalatina yonelebilir mi? Bu Turkiye'nin ihracat gelirinde artmasina katki saglar mi, Gelir seviyesi yuksek olan ulkesine donmus SuriyelininTurk sirketleri ile is birligi yapma olasiligi bolgede ekonomik etkisini arttirabilir mi sizcede? Ben mi cok iyimserim

      Sil
  4. Valla mültecilerle aynı hakları alıyoruz hiç biri bizden daha ucuz şartlarda çalışmıyor

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Küçük esnaf yanında çalışanlara bakarsanız farkı görceksiniz.

      Sil
  5. Hocam, elinize sağlık. Orta/uzun vadede Türkiye ekonomisine olumlu yansımalar daha olası gibi görünüyor ama şu konu soru işareti oluşturuyor bende: Suriye'de oluşacak yeni siyasi yapıda YPG/PYD'ye yer verilmesi veya fedaratif bir özerklik tanınması, TÜrkiye'yi dış politika ve askeri açıdan zorlayabilir diye düşünüyorum. Saygılarımla.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısınız, işin en karışık yanı orası.

      Sil
    2. Neresi hocam?

      Sil
    3. HAZAR adıyla ikinci sahte yorumu yazan trol... Trollük yapacak yeteneğin dahi yok.

      Sil
    4. Adsız10 Aralık 2024 19:23 Yorumumu okumadan trol yaftası yapıştırmanız ne kadar acı.
      Yorumumda "veya" diyerek belirttiğim iki alternatiften bahsettim. Hocamız, en karışık yanı orası diyince, ben de hangi alternatifi daha karışık bulduğunu merak ettim.
      Umarım bundan sonra insanları trollükle yaftalamadan önce, okursunuz.Ama ihtimal çok düşük biliyorum .Sevgiler,

      Sil
  6. Ben kısa vadede İslam'da ve konuta bir gevşeme beklemiyorum en az birsen sonra özelikle ucuz işçilik konusunda büyük sıkıntı çekilecek

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Talep olmayınca arzın maliyetinin bir önemi olmaz. Pandemi sürecindeki kazanç oranlarını şahsi başarısına bağlayanlar maalesef istisnasız hüsrana uğrayacaklar.

      Sil
    2. İslam'da 1500 yıldır gevşeme yok.Kısa vadede nasıl olsun?

      Sil
  7. Demografik yapının bozulmaması adına kesinlikle girmeleri lazım ..o herşeyden önce gelir ..bu kadar mültecinin yarattığı gıda enflasyonu da göz ardı edilmemeli ..kısıtlı kaynak olunca ister istemez enflasyon yaratan bir gruptan da bahsediyoruz

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hepsinin zorunlu geri dönüşe zorlanması mantıken gerekir. Neden gelmişlerdi, o nedenden dönecekler. Gelecek nesillerimiz için çok olumlu bu gelişmeleri bugün realize edecek bir iktidar yoksa, bunu yapacak gelecektir. Afganlar için de böyle bir durum oluşması dileği ile.

      Sil
  8. Hiç biri gitmez, kimse boşuna hayal kurmasın :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Devlet ve belediyelerin verdiği yardımları, sağlık, ilaç vb. avantajlarını keserseniz giderler.

      Sil
    2. Dogru tespit hocam, malum oradada evleri vardi bu insanlarin geliri dusuk olanlar kira ödeyeceğine gitmeyi tercihte edebilirler

      Sil
    3. Gitmezler hocam, cünkü devlet ve belediyelerin verdigi yardimlar Avrupa Birliginden bu insanlari Türkiyede tutmalari icin ödenen paralardan karsilaniyor. Ayrica bu insanlarin gitmesini Türk devleti de istemez nedeni devlet bu insanlara Avrupa Birliginden alinan yardimlardan cok daha azini yardim olarak ödüyor, yani devlet'te bu insanlar sirtindan para kazaniyor.

      Sil
    4. Muhtemelen Avrupa da yardımları kesecektir...

      Sil
    5. Sayın Adsız, 09:20,

      Yukarıda da benzer yorum yazmışsınız. Bu söylediğiniz, belgesiz ispatsız iddialar geçersizdir.
      Doğru olan ise Avrupa'nın ödediği paraların, bu sığınmacılara yaptığımız masrafların yanında devede kulak kadar olmasıdır. On milyar vermeyi söz veren AB, iki-üç ancak ödedi. Ama biz bu sığınmacılara en az 150 milyar dolar harcadık. Sadece Erdoğan'ın 3-4 yıl önce söylediği "Biz Suriyeliler için şimdiye kadar 80 milyar dolar harcadık" lafı bile sizin söylediklerinizin doğru olmadığını ispatlıyor.

      Erdoğan'ın söylediği 80 milyar doları AB bize ne zaman ödedi? Belgesi ispatı nerede?

      Sil
    6. Adsız9 Aralık 2024 22:14 Erdoğan'ın ödediği 80 milyar USD'nin belgesini gösterdiğiniz zaman, ben de Ab'nin ödemelerinin belgesini gösereceğim.

      Sil
  9. Neredeyse hepsinin ekonomimize olumsuz etkisi var. Bir tek Suriyelinin bile ülkesine dönmesine izin vermememiz gerekiyor. Tam ekonomi düzelmeye başlamışken bir anda yokuş aşağı gitmesini ne milletimiz ne de devletimiz ister.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ilk cümle ile sonrası tamamen farklı.

      Sil
    2. Kafası karışmış olmalı 😂

      Sil
    3. guinness a girebilir arkadaş çok güzel giriş yapıp devamını getirmemek

      Sil
    4. Savaştan kaçmış olmalarına rağmen dışlandılar bu vakitten sonra Türk halkının bakışlarına dayanamaz giderler.

      Sil
    5. Arkdaşın kafaaında iki temel güdü ölümüne çarpışıyor.Birincisi; büyük olasılıkla yanlışlıkla bir ev alıp köşeyi döndüm sananlardan. Dönüş olursa konut fiyatlarında reel düşüş olursa ne halt yeriz karamsarlığıyla hastanede Surilerden dolayı beklediği kuyruk aklına gelip bir anda rahatlayacağı duygusu taşıyor. Bu iki zıt duygu abimizin iç dünyasında ölimüne çarpışıyor:))))))

      Sil
    6. Hocam olumsuz değil olumlu etkisi var diyecektim. Anlam karmaşası olmuş.Kusura bakmayın.

      Sil
  10. Ara ve vasıfsız eleman olarak oldukça önemli bir yer işgal eden suriyelilerin 3-6 ay içinde %20 si döner diye düşünüyorum. Geliri yüksek olanlar düzenini hemen bozmaz, yönetim şekillenip anlaşma sağlanırsa ve hükümet kurulursa o zaman pastadan alacağı payı kaybetmemek için 1 yıl içinde %50 den fazlası ülkelerine döner, savaşın bitmesi ve dönüş teşvikleri önemli olacaktır. Türkiyede eleman sıkıntısı yaşanacaktır. Bazı sektörler emek talebi artacak ücretler yükselecektir.

    YanıtlaSil
  11. Devlet ve stk lar, sosyal yardımları bir an önce durdurmalı. Ciddi bir geri dönüş kampanyası başlatılmalı. Sağlık, eğitim, ulaşım, burs, barınma destekleri derhal kesilmeli. Sığınmacı ve kaçaklar hızlı bir şekilde döndürüldüğünde, kiralar ve konut fiyatları düşer. İşsizlik azalır. Hastaneler rahatlar. Gıda fiyatları düşer. Vergi kaybı azalacağı için, kayıp kaçak oranı düşer, devletin de rahatladığı görülür. Dolayısıyla enflasyonda ciddi düşüş gözlemlenir. Üretici 13 yılda yeterince kaymak yedi, varsın biraz karlılığı düşsün. En önemlisi toplumsal bir rahatlama olacaktır. İç güvenlik tehditi ortadan da kalkar. Derhal gönderilmeleri ülkemiz için bekâ meselesidir.

    YanıtlaSil
  12. Surilerin gitmesi kiralara etkisi olmaz Mahfi bey. 2 yil boyunca ev sahiplerine dusmanlik edildigi icin bu seviyede kiralar. 5 evimi satip altin aldim. Evime coken kiracilarim surilerden degildi. Ustelik surilerin kaldiklari evler berrbat ve 10 kisi bir odada kalanlar var. Kiralik ilanlarina bakarsaniz ilanlarin cogunlugu esyali kiralik artik. Sorunun nedeni suriler degil kiracilarin kendisi ve hukumet. Ve barinma sorunu artarak devam edecek. Cunku kiracilarin buyuk cogunlugu kotu niyetli insanlar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kiracılar kötü de her zam dönemi yüzde yüz zam isteyen yetmeyip 3-5 ay sonra tekrar zam isteyen aç gözlü ev sahipleri ne peki? Ayrıca 5 evini eminim helal yolla almışsındır:)

      Sil
    2. Hepsi helal yol. Ezik gibi baskasinin maddi basarisini kiskanirsan bir adim yol alamazsin. Ev sahipleri sizin babaniz degil. Buyuyun artik annesinin kuzulari. :)

      Sil
    3. hepsi helal yani aylık 1 milyon kazanıyorsun ve burda kiracı diye zırlıyorsun öylemi? kendinle çelişiyorsun türkiyede ağlak ev sahibi sorunu var yasalar en başından sana neyin ne olduğunu söylemiş zaten beğenmiyorsan almassın bukadar basit insanların temel ihtiyacını fırsatçılığa çevirdiniz birde utanmıyorsunuz yüzünüz kızarmıyor hiç maaşlardan çok kira isteyen değişikler

      Sil
    4. Evsahiplerinin derdi büyük. Hepsi gizli Esatçıymış da haberimiz yokmuş. Hayırlı işler. Yeni göç gelmemesi bile başlı başına konut piyasasında durgunluk yaratacak. Sektörde malzeme satanlara 20 yıl daha ekmek var da, tüm geleceğini doymamacasına betona gömenlerin hayalleri suya düşecek. Kentsel dönüşüm dışında inşaattan para kazanma işi bitmiştir

      Sil
    5. 1 milyon degil ama 350 400 bin arasi aylik kazaniyorum neyseki. Zavalli kiracilara aciyorum artik. Ciddi anlamda farkindalik sorunu yasiyorlar. Siz fakirsiniz diye herkes fakir olmak zorunda degil. Ayrica suriyelilerin bosalttigi konutlarda semtlerde hanginiz oturacaksiniz? O berbat evlerin piyasaya bir etkisi yok. Asgari ucret ve memur zammi belli oldugu an kiralara %20 zammi goreceksiniz. Hayal kurarak en az 5 yil boyunca maasinizin en az yarisi kiraya gidecek. :)

      Sil
  13. Bir de konuyu şu şekilde ele alalım:

    Amerika istediği kadar karşılıksız para basıp dünyadaki herşeyi satın alabilecek süper güç bir ülke. Amerikdan daha güçlü bir ülke şu an için yok.

    Nufüsu: 335 milyon.

    10 yıl içinde nüfusunun %30'u kadar 100 milyon insanı ülkesine alırsa Amerika'nın akıbeti ne olur?
    Parayı karşılıksız basan süper güç bir ülkeden bahsediyoruz.

    Şimdi de karşılıksız para basmayan bir süper gücü düşünelim.

    Çinin nüfusu 1,4 milyar.
    10 yıl içinde nüfusunun %30'u kadar 420 milyon insanı ülkesine alırsa Çin'in akıbeti ne olur?


    Mahfi Hocam bu yazınızı hiç yazmasaydınız daha iyiydi. Yanlış yönlendirici olmuş.


    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kusura bakmayın ama yorumunuzu iki kez okumama karşın nasıl bir yanlış yönlendirme yaptığımı anlayamadım.

      Sil
    2. Mahfi hocam,

      Demek istediğim; iş gücü ve maliyetlere katkıları iyi yönde. Zaten önemli olan da ekonomidir.

      Bence kalmalılar. Hatta ülkemize daha fazlasını davet etmeliyiz.

      Sil
    3. o zaman yöneticilerle dediğimiz güzel bir cümle var alın evinize 1 din kardeşimizi!!! onlar gidince bu ülkenin insanları işe girebilir ekmek yer ucuz işçi calistirilacak diye nedir bu suri sevginiz...

      Sil
    4. Nasrettin Bey ben size bu görüşünüzde katılmıyorum.

      Evet burada ekonomi konuşuyoruz fakat insanların cebine giren paradan daha önemli şeyler var bazı şeyleri burada söyleyemem fakat Türk Milletinin demografik yapısı ve insanlarının güvenliği ve refahı esnafın 17000 değil de 8000'e eleman çalıştırmasından daha önemli bence.

      Sil
    5. Nasrettin sana küfür etmemek için zor tutuyorum kendimi. Önemli olan ekonomi diyor adam. İnanılmaz! Suriyeliler dahil tüm mülteciler sınır dışı edilmelidir. Kontrollü niteklikli işçi alımı yapılacaksa şartları (adli sicil kayıtları, mesleki yeterlilikleri vb) konarak göç alınmalıdır. Sermayedarların sigortasız/kayıtsız çalıştırdığı, hukuğun çiğnendiği bir yapı olmuş suriyeli mevzusu. Gitmeleri/gönderilmeleri tabiki seramaye sahiplerini huzursuz edecektir.

      Sil
    6. nasrettin bize nasrettin hoca fıkrasımı anlattın sen şimdi

      Sil
  14. Suriye siyasi istikrar kazanmadan IMF, Dünya Bankası gibi kuruluşlardan finansal yardım gelmez diye düşünüyorum. İstikrar olur mu? Tahminde bulunmak hayli zor. HTŞ, Talibanvari uygulamalara yönelirse yardım alamayabilir. Patronu abd/israil ona ılımlı olma talimatı vermiştir büyük olasılıkla. Laikliği dışlayan bir anayasa yaparlarsa ülke adı Suriye İslam Federasyonu gibi bir şey olur. Bu durumda kalıcı istikrar göremeyiz. Suriye'nin yeniden inşası kolay olmayacak. İnşallah yanılırım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eğer işin içinde ABD varsa ve Suriye'ye yeni bir şekil vermek istiyorsa bu dediğiniz öyle hızlı oluverir ki şaşar kalırız.

      Sil
    2. abd suriye de suriyeliler için kılını kıpırdatmaz abd nin planı onun için daha kullanışlı kesimlere devlet kurdurtmak olur. En fazla ne olur avrupa birliği bu mülteci sorumluluğundan kurtulmak ve kendi ülkerinde kalan mültecileri de geri ülkelerine yollamak için proje yapar.

      Sil
  15. Hiç biri gitmez diye saçma düşüncede olanları anlamıyorum. Tabiki çok büyük hatta yüzde 73 ün üzerinde dönüş olacaktır

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Asıl bu kargaşada senin dönüşler konusunda uçuk beklentin saçma. Adamların burda keyfi yerinde. İstedikleri gibi gitgel yapıyorlar neden burdaki kurulu düzenlerini bozsunlar ki? Ancak AB dönüş akçesi verir onlara yeniden vatanınızda düzen kurun der işte o zaman dönerler.

      Sil
  16. Hocam Suriye de savaş asıl şimdi mi başlıyor?

    YanıtlaSil
  17. Iraktan beter bir istikrarsızlık olur daha fazla ordan kaçan grup olur. Bu defa da karşıt gruplar bize sığınmacı olarak gelir bir şey değişmez.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Karşıt gruplar bize gelmez, gelse bile bizimkiler kabül etmez. Bakmayın size onların "Din kardeşlerimiz" diye sığınmacı güzellemesi yaptıklarına. Aslında "Din kardeşimiz" diyerek, "Mezhep kardeşimiz" demek istiyorlar. Suriye'deki Esad yanlılarının en az %70'i Şii ( Nusayri de deniyor). Bizim siyasal İslamcılar ise Sünni. En baştan beri yaptıkları Esad düşmanlığının sebebi zaten Esad'ın gayrı-Sünni olmasındandı. Yoksa, Suriye'de Sünni bir Esad liderliğinde, Sünni bir azınlık, diğer mezheplere kan kusturuyor olsaydı, bırakın Esad'ı Esed yapmayı, yandaş kanalların hepsi sabah akşam Esad güzellemesi yapıyor olurdu.

      Sil
  18. Suriye'de gayrimenkulu olanlar kesin döner, çünkü yıkılan/zarar gören gayrimenkul ve eşyaları için muhtemelen ödeme yapılacaktır.

    YanıtlaSil
  19. Suriye'de özellikle gayrimenkulu olanların mallarına sahip çıkmak için döneceklerini düşünüyorum

    YanıtlaSil
  20. Suat Karademir8 Aralık 2024 17:53

    Suriye stabil olmadan Türkiye'den geri dönen olmaz. Suriye'de imar ve yeniden yapılanma da öyle hop diye başlamaz. Gelenler IŞİD tadında Taliban kıvamında selefi cihatçılardır, bunlarla ülke ne huzur ne de refah bulur. Ülkede sular orta vadede (20-50 senede) durulmaz. Gelenler gideni uzun bir süre aratacaktır.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Cahil misin? Sünni Türkmen çoğu, ne selefisi.

      Sil
    2. Niye gitsinler,Cihatçılar Suriye yi Afganistan a çevirir.

      Sil
    3. Suat Karademir10 Aralık 2024 16:26

      Adsız8 Aralık 2024 23:21
      Mahfi hocamızın platformunda olmasak hak ettiğin cevabı alırdın.

      Sil
  21. Yazınız onedio da haber olmuş hocam:
    https://onedio.com/haber/mahfi-egilmez-suriyelilerin-ulkesine-donmezi-halinde-ekonomideki-beklentileri-yazdi-1263309

    YanıtlaSil
  22. İlk gelen çapulcu tayfası yine ilk gider şimdiden hazine banka soygun yapan videolar düşüyor sonra çocuğu olmayan genç işçi kesimi döner burada satacağı menkulü olmayan daha sonra eğitimde çocukları olanlar okullar kapanınca döner suriyeli nufus azaldıkça suri li esnaf dükkan açanlar evini dükkanını kapatıp en son oradada düzen oturunca döner.. bizde ilk rahatlık işgücü piyasası sonra sağlık ve eğitim her alanda yükümüz azalır.. suriyenin yenidrn inşasında ihale alabilecek firmalarun şimdiden altyapı çalışmaları yapmaları lazım herşeyi bedava yapacak değiliz malum..

    YanıtlaSil
  23. Hocam tüm değerlendirmelerinize katılıyorum, ancak sürenin uzun olacağı kesin gibi, bizim bu konuda kararlı devlet inisiyatifi göstermemiz gerekir ki gitsinler. Ekonomiye iş gücü olarak ciddi etkisi olacak, bir de edindikleri gayrimenkullerin satışa başlanması ile bu sektörde fiyat düşmesine neden olacaklardır. Ayrıca kiralarda da ciddi düşüklük olabilir, özellikle Güneydoğu Anadolu bölgesinde hemen göçme niyetinde ve isteğinde olanlar düşünüldüğünde ciddi etkisi olacak gibi duruyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu işi hızlandırmanın yolu devlet yardım ve desteklerini azaltmaya başlamak ve en geç bir yıl içinde tamamen kaldırmaktır diye düşünüyorum.

      Sil
  24. Hocam kaleminize sağlık.Önce kiralarda bir geri çekilme sonra konut fiyatlarına yansıması çok muhtemel.Ülkede belirtilen sığınmacı sayısından bence 2 kat daha fazlası var.Toprakları evleri olanlar hızlı bir şekilde dönüşe geçecek:

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bunu hızlandırmak için de devlet yardımlarını kesmemiz gerekir.

      Sil
    2. Kesmezler hocam.

      Sil
  25. (Muhtemelen çok küçük bir kısmı gidecek %10-15 gibi)

    Suriyelilerin gelmesi nasıl ki ekonomide sıkıntılara yol açtıysa bir anda gitmesi de dengeleri bozacaktır. Ancak bu bozulma kısa sürede telafi edilebilir.

    Kısa vadede kiralarda düşüş, gıda fiyatlarında normalleşme gibi avantajları olacaktır.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Zaten birçok sıkıntımız var bunu da bir an önce göğüsleyip normale dönemizde yarar var.

      Sil
    2. Artık normalimiz bu.

      Sil
  26. Kiralarda düşüş olurmu acaba

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Türkiye'de fiyatı düşen ne gördün şimdiye dek ha artiş durur bi sure adida olur düşüş

      Sil
    2. Eğer Suriyeliler evlerini satmaya ve dönmeye başlarsa olabilir.

      Sil
    3. Hocam Kilis'te tapu müdürlüğünde çalışıyorum. Bu haftanın başından beri deli gibi satış var.Suriyeliler satıp gidiyorlar hocam.Bir iki haftaya Kilis'in mülteci nüfusu sıfıra yaklaşır.

      Sil
  27. Suriyelilerin kendi ülkelerine gitmesi her iki ülke için de olumlu olacaktır. Sığınmacıların nüfusu toplam nüfusun % 1'ini geçmemelidir.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Geçici koruma statüsü kaldırılırsa her şey paralı olacağı için hepsi gidecektir. Verilen vatandaşlıklarda iptal edilmeli.

      Sil
    2. Vatandaşlıklar artık iptal edilemez ama destekler kaldırılırsa epey bir dönen olur.

      Sil
    3. Mahkeme yoluyla vatandaşlık iptali yapılabilir hocam.

      Sil
  28. Değerli hocam, bana öyle geliyor ki; malesef IMF, Dünya bankası veya diğer batılı finansörler bahsedilen yapılaşmayı finanse etmeyecekler. Çünkü bunu yapmaları için önce Batılı devletlerin Suriye'deki yeni devleti tanımaları gerekir. Ama pek de tanıyacak gibi gözükmüyorlar. Nedenine gelince, Suriye'yi ele geçiren yapının (HTŞ) bu sefer Batı değil Rusya destekli bir radikal İslamcı örgüt olmasıdır.

    Evet, Batı bu örgütün radikal İslamcı olmasını umursamaz. Hatta, çoğu zaman, kendi çıkarları uğruna, bizzat kendi elleriyle, radikal İslamcıları Ortadoğu ülkelerinin başına bela etmiştir. Hatta bu örgütlerin çoğunu kendi kurmuş ve yönetmiştir.

    Evet, HTŞ'yi kim kurdu, kim yönetti, bana göre o da Batı'dır. Ama şu anda Suriye'de olan şey, Rusya-İran-Türkiye-Esad ve HTŞ'nin anlaşması neticesinde olmuş gibi gözüküyor. Yani ortakların arasında Batı yok. Batı bu sefer HTŞ'den kazık yemiş gibi gözüküyor.

    Neden böyle düşünüyorum?
    15 yıldır en ağır bombardımanlara bile direnebilen ve ayakta kalmayı başarabilen Esad, bir hafta içinde tüm Suriye'yi teslim etti. Görece kansız ve barışçıl... Üstelik saldıranların uçağı-tankı bile yoktu, kamyonetlerle saldırdılar. Sayısal üstünlükleri de yoktu. Buna rağmen Esad'ın çekilmesi kesinlikle bir anlaşma ( Veya kabüllenme) gibi gözüküyor. Esad kiminle anlaşmış olabilir? Elbette ki ilk akla gelen, bu olaylara en ufak bir mücadele bile etmeyen Rusya oluyor. Bu derme-çaprma örgüte diyelim ki Esad'ın gücü yetmedi, Rusya'nın da mı gücü yetmedi? En azından onlara dünyayı dar edecek birkaç hava bombardıman uçağı gönderebilirdi ama göndermedi. İran bile müdahale etmedi.

    Anlaşma masasında kimlerin olduğunu tahmin etmek için, bu olaylarda kimlerin kazandığına bakmak gerekir.

    Türkiye : Sınır komşusu bir PKK-YPG devleti kurulmasından kurtuldu. HTŞ şu anda orada, tek otorite olabilmek amacıyla, PKK-YPG temizliği yapıyor.

    Rusya : Batı'nın BOP projesine çok büyük bir darbe vurdu.

    İran : Kendisine sadık Esad'ı kaybetmek istemezdi ama hem Türkiye ve Rusya'nın baskısı hem de kendisini son zamanlarda köşeye sıkıştıran Batı'yı yaralayarak, bu tehdidi biraz olsun bertaraf etmek uğruna anlaşmayı kabul etmiş olabilir.

    Esad : Rusya ve İran'ın desteği olmaksızın direnirse, hem Suriye'yi hem de tıpkı Saddam ve Kaddafi gibi hayatını kaybedecekti. Anlaşmayı kabul ederek hayatını kazanmış gibi gözüküyor.

    Batı : YGP-PKK oradan çıkarılırsa, uğruna ne canlar yakılan, yığınla masraf yapılan 60 yıllık BOP projesinin suya düşmesi sonucunda, sıfıra sıfır, elde var sıfır durumunda kalacak.

    Bu durumda Batı ne orada kurulacak devleti tanır, ne de orayı finanse eder.
    Elbette ki bunlar sadece tahmin. Çünkü Orta Çağda yaşayan orta bir doğuda ortalama tahminlerden başka her türlü orta üstü sürprizler olabilir.

    Saygılar ve yazınız için çok teşekkürler Hocam. İyi ki varsınız.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Suriye'yi ve bölgeyi Rusya ve İran'a kaptırmamak için her türlü desteği verip yardımı yapacaklardır diye düşünüyorum.

      Sil
    2. Bur kere htş yi ne rusya ne abd kurdu. Jonathan powell kurdu. Mi6 kurdu. Kisacasi ingiltere kurdu. Htş yi bati kabul etmeyecek miş bak sen. Bati dediğin baas rejiminin yikilmasi ve suriyenin uluslar arasi sermayeye açılması için herşeyi yaptı. Ingiltere ihvanciligi abd ilimli islamcilik pompaladi finanse etti. Türkiye ypg pyd tehdidinden kurtulmadi tersine esad gittiği için kürt devleti kurulmasının önünde engel kalmadı. Şimdi edas savaş başlayacak. Proxy savaş. Abd nin pyd ypg si ila ingiltere nin htş si arasinda. Pyd kazanirsa kürt kantonu abd elinde olur geçici olarak hamiliğini rusyaya verir. Israil güneyden kuzeye doğru genişleyip kürt kantonuna dayanınca da hamiliğini israile birakir. Ayrica abd putine lazkiye tartus u birakacak. Zaten rusya sicak denize kapi istiyordu. O da abd izniyle oluyor. Eğer htş savaşı kazanırsa kürt kantonu ingiltere eline geçer ve hamiliğini de turkiye ye bırakacak. Finansman da malum city of london dan. Nasıl ki KÖİ lerin tahkim mahkemesi londra. Iha siha motorlari ingiliz savunma sanayisi firmasından aselsan in çoğunluk hisseleri londra borsası koteli . Abd putine ukrayna da almis olduğu yerleri ilhak ettirecek karşılığında da esadi ikna etti direnmrmesi için. Iran savunmasını ta lübnan fan başlatmış ve suriyeden devam ettiriyordu. Ama şii güç unsurlarına ağır darbeler vuruldu. İran giderek kendi doğal sinirlarina çekilmeye zorlanıyor. Sirada iran var. Molla rejimi hedefte.abd ingiltere iran konusunda yani molla rejiminin bitirilmesi konusunda anlaştı gibi görünüyor. Suriye enerji havuzundan rusya da pay alacağı için irani gözden çıkarmış olabilir rusya. Hatta ingiltere de türkiyeyi irana karşı tipki suriyeye karşı olduğu gibi operasyon üslerinden birisi yapabilir. Temelde abd nin amaci çin in yeni ipek yolu projesine darbe vurmaktir. İran bölgede esasen çin in uydusu konumundadır. Çin in enerji tedarikçisidir. Ortadoğu da afrikada yayılmacı politikalarinda iran aracilik yapti. Iranda ingiliz menşeli enerji devleriyle fransız otomotiv firmalari ciddi pazar büyüklüğüne sahiptir. Ingiltere irandaki kürt kartını abd ye kaptırmamak için operasyonlarda mutlak olacaktir. Abd rusyayi ukrayna üzerine saldirtarak ve kuzey akimini patlatarak ab yi enerji ve güvenlik riskleri üzerinden kendisinin şemsiyesi altına almis durumda. Ayrica çin in avrupa pazariyla olan bağlantısını da ciddi oranda zayıflattı. Rusyada zaten sürekli büyüyen güçlenen çin in ileride kendisininde tehdit eder hale geleceğini öngörmüştür. Ipek yolu projesi abd icin rusya icin ekonomik lojistik olsun başka birçok alanda ciddi şekilde sikinti yaratabilir. Yine abd nin delhi berlin ticaret yolu ipek yolu projesine karşı alternatif bir projedir. Iste bu projenin güvenliği ve işlerliği için hamas hizbullah htş gibi örgütlerin by pass edilmesi elzemdi. Baas rejimi bitirilince hedefin yarısına ulaşılmış oluyordu abd. Dünya satranç tahtası. Bu tahtanin en zor ve girift bolgesi de ortadoğu dur. Su gerçek ki; küresel sermaye eski düzenin diktalarini yeni inşa ettiği diktalari kullanarak yikar. Kullandıkları diktalari da misyonları bitince sivil güç unsurlariyla ysni soft power vasitalariyla yikar.

      Sil
  29. Kuzey Suriye'de Türk nüfusa ihtiyaç var. Yine Türkiye'ye gönül bağı olan nüfusa da ihtiyaç var. Ata toprağına, tarım arazilerine sahip çıkma düşünceleri de ortaya çıkmalı. Kuzey Suriye'deki nüfus dengesi için de gitmeleri teşvik edilmeli. Hatta gidip hızla ilk seçimler için parti kurmalılar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Biz önce kendi topraklarımıza ve sınırımıza sahip çıkalım.

      Sil
  30. Is gücü ve maliyete aksine olumlu katkıda bulunur. Çoğu Gayri resmi sigortasız çalıştiklarindan haksız rekabete yol açtılar. Bu şekilde çalıştıran esnaf ve küçük işletmelerin patronlarının ülkenin büyümesine pek katkıları olmadı. Çünkü kazandıklarını is geliştirmeye değil çocuklarını pahali yurtici ya da yurtdisi okullarda okutmaya , lüks harcamalara ve gayrimenkul satinalmaya yönlendirmeler. Kurumsal firmalar zaten çalışanının haklarını resmi oldukları için korumak zorundalar. Özetle üretilen ihraç edilen malların ekonomiye doğrudan katkısı bu sınıf çalışanları olan firmalarda neredeyse sıfır demeyeceğim
    . Eksilerde demek daha doğru olacaktır.

    YanıtlaSil
  31. Emek arzı düşerse ücretler artar. Talep düşerse fiyatlar düşer, w/p artar, emek arzı işsizlerin ekonomiye katılmasıyla artar, işsizlik düşer...

    YanıtlaSil
  32. Bence batıdan gelen kaynaklar kesilip suriye yeni oluşacak hükümet tarafınca yürütüleceği için bizim ülkeye verilen destekler bitince onların burda tutulması için gayret gösteren bir yapı kalmayacaktır.Suriyenin eflasyonu buradan daha stabil olduğu için ülkeleri onlar için daha ferah bir ülke olacaktır.

    YanıtlaSil
  33. Enflasyon düşer, konut, gıda, kiralar ucuzlar, 2 milyon geri dönse bu yaklaşık 500 bin boşalacak konut demek, günde 2 milyon yumurta demek, 10 milyon ekmek demekvs…

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hızlı olmaz ama eğer devlet destekleri kesilirse bu dediğiniz olur.

      Sil
  34. Hocam selam,birinci kısım Suriye’liler dedikleriniz için şunu söylemek isterim,Suriyeliler kişisel olarak tapu alamıyor ve dolayısıyla bu yolla vatandaş olamıyor.İstisna olarak tabi şirket kurup onun üstünden mülk satın alma yapabiliyorlar.Tabi bunların yanında istisna olarak (yüksek okul mezunu,uzun süre Türkiye de olmak ve herhangi bir suça karışmamak,düzenli işi olmak v.b.) vatandaş olan Suriyeli de az değil.Bu gurubların hızlı bir şekilde döneceğini sanmıyorum.Bir işleri,çocukları ve devam ettikleri okulları var.Kademeli dönüş mutlak kaçınılmaz olacaktır.Ama ben her iki ülkede de ekonomik fırsat kovalayacak olanların hiç de az olacağını sanmıyorum.Sevgiler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Devlet yardımları ve destekleri kaldırılırsa dönerler.

      Sil
  35. Hocam bahsetmiş olduğunuz ikinci grup çoğunlukla kayıt dışı ekonomi içinde yer aldığı için gsyih üzerindeki etkisi fazla olmayacaktır diye düşünüyorum.Ayrıca emek arzı düşeceği için ücretler artacaktır işsizlik üzerinde olumlu bir etkisi olacaktır diyebilir miyiz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bunlar vergi ve sigorta açısından kayıt dışı olsa da harcama yaptıklarında KDV ve ÖTV gibi vergilerle GSYH hesabına giriyorlar.

      Sil
  36. Niçin gitsinler? Türkiye’den çok daha iyi şartlar mı bekliyor onları? Attan inip eşeğe binerler mi? Bizim mühendis gençlerimiz Avrupa’ya gidip garsonluk yapıyor. Niye Avrupa Türkiye”ye göre cennet. Türkiye”de Ortadoğu bataklığının içindeki Suriye’ye göre cennet. Burada aç kalır yine gitmez. En fazla % 10u gider diyorum. Nur topu gibi bir ‘öteki’miz daha oldu. Güle güle büyütmeyelim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Devlet yardımları ve destekleri kesilirse giderler.

      Sil
    2. Dünyada tersine göç diye bir olgu yoktur.Yaşanmamıştır.Yaşanmayacaktır.

      Sil
    3. Yardımlar kesilmez, bunlar bunu yapmaz.

      Sil
  37. AB, Türkiye'deki mültecilerin ülkelerine dönmelerini ister mi? Cevap evet ise bunun için milyarlarca euro maddî destek sağlar mı?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İsteyebilir. Çünkü bir defada ödeyeceği milyarlarca euro ile bu işten kurtulur. Öteki türlü bize süreklki ödeme yapıp duruyorlar.

      Sil
    2. AB'den Türkiye'ye mülteciler için 1 eur bile destek gelmemiştir.

      Sil
  38. Kıymetli Hocam,
    Suriyelilerle ilgili tez yazmış ve saha çalışması yapmış biri olarak naçizane tespitim; uzun süreli bir göçün ardında dönüşler çok olmayacak, dönüşler kısa sürede olmayacak ve son olarak kitlesel göçle gelenlerin etkisi olumsuz olduğu gibi dönüşleri de daha çok (işgücü bağlamında) olumsuz olacak. Türkiye’nin faiz-enflasyon kararındaki sorun gibi, açık kapı politikası da en önemli sorun olarak tarihte yer alacak.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısınız. Ben de bu işi hızlandırmak istiyorsak devlet yardım ve desteklerini yavaş yavaş da olsa kesmemiz gerektiğini savunuyorum.

      Sil
  39. Hizmet sektöründe çalışan bir ustam, yıllardır Suriyelilerin bir gün dönmesi durumunda çalışacak Türk işçi bulamayacaklarını söyler dururdu. Bizdeki işsizliğin sebeplerinden biri de gençlerimizin iş beğenmiyor oluşu. Adam diyor ki çok iyi para versem de bizimkiler sanayide mobilyada çalışmaya gelmiyor. Masa başından rahat para kazanma eğiliminde. Mobilyacı esnafı mülteci işçiler olmadan ne yapacak bilmiyorum. Şu gerçek ki bunun faturası tüketiciye yansıyacak.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aslında ilk bakışta doğru bir tespit ama para kazanma gerekçesiyle ülkeyi bir göçmenler ülkesi haline getirmek doğru değil.

      Sil
    2. Artık bu yorumlardan gına geldi. İktidarın çeyrek asırdır yapmış olduğu yanlış eğitim politikasının sonucu olarak; ara elaman olmayışı, meslek elemanının yetiştirilmeyişi, her şehre apartman gibi üniversite kurarak niteliksiz ve planlamasız üniversite mezunu verilmesi asıl sorun değilmiş gibi Türk gençlerine bahane bulmayın. Eğitim; Sağlık, Tarım politikaları bireylerin davranışlarına ve tercihlerine bırakılamayacak kadar önemli devlet meseleleridir. Devlet bu konuda tedbir ve önlem almadıysa/almıyorsa, planı yoksa ortada bir "devlet" ten bahsedilemez. Türkler çoğu millete göre çalışkandır, vefakardır. açlık sınırının altında ağır şartlarda çalışan milyonlarca insanımız var bizim. Tek sorunları yanlış yönlendirilmeleridir.

      Sil
  40. Bu ekonomik yönünden bir bakış ve bu yönden kalmaları mantıklı gibi ama eğer işin siyasi açısından bakarsak kontrolsüz nüfüs artışları var bu insanların ileride nüfusun büyük çoğunluğunu ele geçirme riskleri var ayrıca ileride çıkacak su kıtlığı gibi nedenlerle Türkiye daha çok göç almaya başlayacak bu durum bizim bağımsızlığımızı ve toprak bütünlüğümüzü tehtid ettiğinden ben gitmelerinden yanayım.Riski en aza düşürerek devlet kontrolünde gitmeliler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sosyal ve siyasal etkileri düşünüldüğünde ekonomik gerekçeler bence geçerliliğini kaybediyor.

      Sil
  41. Evet Suriyelileri istemiyorlardı Şimdi kapı açıldı bakalım ne olacak faydası mı zararı mi

    YanıtlaSil
  42. Hocam elinize sağlık.

    YanıtlaSil
  43. Türkiyede evi olanlar evini satar suriyede evlerin fiyatı yükselmeden alır evi olmayan kirada olan emekle çalışanda hayat pahalılığı nedeniyle suriyeye geri döner çünkü suriyede yıllarca imar işi yapılacak burada emekle çalışan memleketinde çalışır onlar içinde sığınmacılık hoş değil mutlu değiller ülkeleri Türkiyeden daha ucuz ev yapmak ve araç almak suriyede çok ucuz Türkiyede ise çok pahalı.Ben suriyeli sığınmacı olsam Türkiyede aldığım herşeyi satar suriyeye giderim.
    Aldıkları ücrete gelince sgk sız çalışıyorlar bu sebeple her işde çalışamıyorlar fiyatları düşük değil inşaat ve tarım işleri için ayni ücreti alıyorlar işçilik ücretleri nedeniyle maliyet enflasyonunun artacağını sanmıyorum inşaat işlerinde işçilik maliyetde önemsiz tarımda suriyeli çalışan çok fakat tarım işçi açığı hep var çözüm makinalaşmada .

    YanıtlaSil
  44. Sayın Hocam şu anda gözüken Suriyede 4 muhalif grup var Bu grupların kendi aralarında anlaşamamaları ve tekrar silahlı çatışmaya girmeleri tüm bu geri dönüşleri engelleyecektir.

    YanıtlaSil
  45. Anadolu coğrafyası her zaman çeşitli nedenlerle göç alan bir bölge, öncelikle bunun üzerine kalıcı, yapıcı ve zenginleştirici akıllı bir politika ve yönetim oturtmak zorunda. Bu coğrafya bugün ağırlıkla Suriyeli yarın başkalarını buyur edecek . Herkesi daha insanca yaşatmak gerekiyor. Vatandaşını da , göçebe geleni de. Türklerin göçebe olduğu basma kalıp yargıyı yıkıp , Anadolu’nun onbinlerce yıldır göçebelerin konakladığı gerçeği üzerinden politika oluşturulması düşünülürse kazan kazan politikaları üretilebilir kanaatimce.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Saçma yorum. Burası ülke mi, yol geçen hanı mı? Sınırları açmak da kapatmak da devletin inisiyatifinde. Devlet adam gibi bir yol izleseydi bu Suriyeliler in sebep olduğu sorunlar bu kadar çok olmazdı.

      Sil
  46. Kıymetli Hocam, emeğinize ve öngörünüze hayranım. Makul ve muhtemel tespitlerinizi keyifle okudum. Ancak eklemek istediğim küçük bir detay var. Ülkenin vehametini anlatırken sıklıkla kullandığımız; adaletsizlik ve ekonomik zorluk kavramlarının bir çıktısı bir türevi niteliğindeki "ahlaksızlık" ın bir kısmını da bu tersine göç ile ihraç edeceğimiz kanaatindeyim. Yalnızca mültecilerin gelişi ile ortaya çıkmamış olmasa da "ahlaksızlığın" toplumun büyük bir kısmına sirayet etmesinde katalizör etkisi yaptıkları aşikar. Umarım tüm marazi durumlar müsavi bir hızla hayatımızdan çıkar. Hürmetler.

    YanıtlaSil
  47. Selamlar , Bir işveren olarak suriyeli çalıştırmasamda dönmelerinin maliyetleri arttıracağını kesinlikle düşünüyorum. Bugün 25binliraya vasıfsız işci bulamıyorum . Suriyeli alternatifini bildikleri halde 25binliraya çalışmayan gençlerimiz suriyeliler gidince 35bin liraya bile çalışmazlar . Artan maliyetler yüzünden ihracatımız düşecek , bugün mısırda 150 usd civarı asgari ücret var , zaten avrupaya ihracat yapamaz hale geldik . Evet bu arkadaşların ülkesine dönmesi lazım ama bize sıkıntılarıda ciddi olacak . Maliyet artışları ciddi enflasyona sebep olacaktır diye düşünüyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. işveren olarak ne iş yaptırıyorsunuz? iş konusunu, çalışma şartlarını, çalışma saatlerini de paylaşır mısınız? Belki neden 25bin liraya işçi bulamadığınızı çözebiliriz. Yoksa youtube röportajları gibi mi sizin de işçi arayışınız?

      Sil
    2. 25bin liraya ne vasıfsız işçi arayışıymış, iş detaylarını yazın lütfen istemediğiniz kadar işçi bulmanıza yardımcı olur belki.

      Sil
    3. Ben işyerimde çok sayıda Suriyeli çalıştırıyorum. Şimdi onlar giderse kayıtlı olarak min. asgari ücret üzerinden işçi çalıştırmak zorunda kalacağım. Dolayısıyla maliyetim artacak. Bu durum ekonomiyi olumsuz etkiler.

      Sil
    4. Adsız 10 Aralık 2024 16:34, bunun adı emek sömürüsü. Maliyet artışıymış...Bedavaya adam çalıştırdığın günlere say.

      Adsız 9 Aralık 2024 08:21 de youtube röportajcıları gibi bol keseden 25bin liraya vasıfsız adam bulamıyormuş söylemleri sonrası bir anda videodan kaybolanlar gibi kayboldu.

      Sil
    5. Kardeşim bizim ara mamül üretimi, basit imalat sanayiden fazlasına ihtiyacımız var. Bu niteliksiz göç temizlensin, ülkede asayiş, güvenlik, hukuk yeniden dizayn edilsin, yükseköğretim sisteminde kaliteye ve katma değer üreten mesleklere öncelik verilsin bakayım 10 yılda genç nüfusla ülke nasıl sıçrama yapıyor... Lakin biz bunları konuşurken uzakdoğulu rakiplerimiz gelecekte şekillenecek teknolojiler için uzun vadeli 20-50 yıllık planlarını yapmış, temellerini atmış durumda. Bizim planımızda yok programımız da.. Yine bir çağı yakalamakta geç kalacağız. Maalesef olan çocuklarımıza olacak.

      Sil
    6. Adsız10 Aralık 2024 17:29
      Emek sömürüsü ile ne alakası var?Atölyemdeki koğuşlarda kalıyorlar, öğlen yemekleri şirketten veriliyor.Kimseyi de zorla çalıştırmıyorum.Ayrılmak isteyen pasaportunu benden alıp gidebiliyor.Asgari ücretin yarısını alıyorlar ama kalacak yerleri olduğunu düşünürsek asgari ücretten fazlaya gelir.Bu mu emek sömürüsü?

      Sil
    7. Pasaportlarını senden alıp. Adamların pasaportlarının sende ne işi var pardon?? Evet emek sömürüsü ve insan sömürüsü bu işte.

      Sil
  48. Saygideger Hocam,
    Yaziniz icin tesekkur ederim. Benim gordugum rejimin bu kadar basit devrilmesi, Arkada daha buyuk bir oyunun olduguna isaret ediyor.
    Kafamda bin bir Turlu soru var. Acaba Israil’e bile koridor mu acildi diye dusunmeden edemiyorum. Umuyorum ki savas genislemez.
    Ben kendi ulkemin cikarina baktigimda, pkk ve Ypg’nin orda rahat dolasmasini istemiyorum. Ulkemizde de sukuneti bozacak, ve yine teroru hortlatacak olaylara karsi emniyet birimlerimize Allah guc ve kuvvet versin.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Arkasından her şey çıkabilir, haklısınız.

      Sil
  49. Suriye’deki hamur daha çok su kaldırır, bir daha yekpare bir ülke olacak mı, kaça bölünür; istikrara kavuşması kısa zamanda çok zor, mültecilerin dönmesi (eğer dönerlerse) uzun süre alır. Suriye, elli yıl daha kendine gelemez bence; yüz-yüz yirmi yıl önce sınırları çizenler, yine iş başında.

    YanıtlaSil
  50. Hocam merhabalar bir ekonometri öğrencisi olarak soruyorum, şu anki politik durumda (Suriye rejiminin yıkılması ve Trump'ın ikinci dönemi) bir ekonometri öğrencisinin kendini geliştirmek ve alanında tecrübe kazanmak amacıyla harika bir fırsat bulduğu kanatindeyim, sorum şudur;
    Son gelen ABD verilerine göre gerek istihdam gerekse tarım dışı sanayii üretimin istenen seviyede gelmedi, ve FED'in faiz indirime söylemleri piyasalarda konuşuluyor benim düşüncem ise TCMB'nin yılbaşı ile FED'e göre hareket edeceği kanaatindeyim (söylemlere göre faiz indirimine ılımlı bakılıyor), sizce şu anki durumda FED faiz indirimi uyguladığında bizimde uygulamamız gerekir mi ? çünkü üretim verileri iyi yönde gözükmüyor yoksa faizi tekrar sabit bırakmak doğru bir karar mıdır ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bizim temel sorunumuz çok yüksek enflasyon. ABD'^de de enflasyon sorunu var ama onların yıllık enflasyonu hala bizim aylık enflasyondan düşük. Dolayısıyla Fed'in faiz indirimiyle bizimki aynı kefede değil. Benim görüşüm çok net: Faiz 2 puan düşürülebilir ama MB, enflasyonda en ufak bir yükselme gördüğünde faizi artırma konusunda tam ve bağımsız yetkili olmalı. Bizde faizi düşürmek kolay yükseltmek zordur. Fed'in öye bir sorunu yok.

      Sil
  51. Suriye vekil güçler orada plana dahil olmazsa ve orada federal bir yapı ırak tarzı bir hükümet ve bütün grupların katılımı ile yapılırsa. Göç çok hızlanır. Yakın zamanda Türkiye'ye etkisi inanılmaz olur. Hem enflasyon üstünde hem kamu üzerinde yük azalacaktır. bizim için önemli olan enflasyon ve kira bu ikisinini ekonomi üzerinde çok etkisi oluyor. Bu durumda zarar edecek tek kurum devletin vergi gelirleri ama sanırım onuda Suriyenin inşası ve savunma sanayinin satışları doldurcaktır. Sizi temin ederim ülkemizden ayrılan 500 bin kişi gittiğinde bile olası farkı görebiliriz. Tek sorun kısa zamanda barış ilan edilmesi ve ülkemizde ara eleman ihtiyacı sorunu. bakıp göreceğiz ...

    YanıtlaSil
  52. Değerli Hocam, teşekkürler. Söz konusu kapsamlardaki insanların kullanacakları, kullanamayacakları veya kullanmayacakları oyları, bunun politik, sosyal, ekonomik olası sonuçlarını da değerlendirmenize alabilir misiniz? Zira bu süreçte her iki coğrafya için de yapılacak seçimlerin sonuçlarının bölgesel öneme sahip olacağını değerlendirmek güç olmasa gerek.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim.
      Bu konuya bilerek girmedim. Onu siyaset bilimcilere, ortadoğu uzmanlarına bırakmak daha uygun olur diye düşünüyorum.

      Sil
  53. Merhabalar. Suriyelilerin Suriye’ye gitmesi ve oraya yerleşmesi durumunda çarpık hale getirilen demografinin düzelmeye başlayacağını ve ekonominin darbe almayacağını düşünüyorum. Bizim işgücümüz gayet yerinde. Bütün suriyeliler gitse dahi istihdam edecek yeterli sayıda personelimiz var. Devletten suriyelilere yardım yapıldığı için ekonomi bu kadar çıkmazın içine girmiş vaziyetteydi. Onların gidişi hem sosyal anlamda hem ekonomik anlamda Türkiyeyi uzun vadede ciddi anlamda rahatlatacaktır. Saygılar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler.
      Bir darbe alacağımız kanısındayım ama sosyal ve siyasal kazanımlarımızın o darbeden daha büyük olacağını düşünüyorum.

      Sil
  54. Dönecek olanlar suriyede iş yapıp ailesine bakabilecek vasıflı elemanlar ya da arazi sahibi olanlardır bu oran her toplumda oldugu gibi yüzde 10 -15 i geçmez.çocugu üniversiteye işe girmiş olan saglık güvencesi altında olan illegal para kazananlar ve ticaret yapanlar dönmez.batı illerine göçeymiş kafasında legal olarak avrupaya abd kanadaya gitmek olanlar dönmez .suriyede nasıl bir rejim kurulacagı etnik ve mezhepsel yerleşimin ne şekilde olacagı belli olmadan insanlar dönmez.afganistan 23 yıl ırak 21 yıldır hala savaş öncesi dönemlerini mumla arıyor ve her iki ülkede ekonomik olarak sefil halde o nedenle suriyeye geri dönüşler beklenilen düzeyde olmayacak .sülryman soylu vatandaşlık satarak 15 milyar dolar kazandık ve ekonomiyi kurtardık dedi yani kaçak insan kaçak petrol uyuşturucu altın vb mal ticareti ile kayıtdışı ekonomi ile cari açık finanse edildi.işsdamları sigortasız ucuz işgücü ile üretimi sevdi ve suriyeliler giderse ekonomi biter dediler.ayrıca abd ve batı bop geregince türkiyenin istikrarsızlaştırılması için demografinin bozulmasını istemektedir.suriyedeki ve ukraynadaki abd-ab yandaşlıgı ile rusya ile ters düşmenin ekonomide negatif yansımaları olacaktır sonuç olarak türkiye suriyede esadın gitmesi sonucu oluşan dengedizlikten siyasal sosyal ve ekonomik olarak kötü yönde etkilenecektir

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Devlet yardım ve desteklerini kesebilirsek vasıfsız olanlar da döner.

      Sil
  55. Bu yazı bir yıl öncesinden (https://www.linkedin.com/posts/mehmetzaim_d%C3%BCnyada-yeni-bir-kavimler-g%C3%B6%C3%A7%C3%BC-ya%C5%9Fand%C4%B1%C4%9F%C4%B1n%C4%B1-activity-7088531765404872704-SXfN)
    Dünya’da yeni bir kavimler göçü yaşandığını düşünüyorum. Bizi etkileyen kısmı, Yakın Doğu ve Ortadoğu’dan batıya, Afrika’dan kuzeye doğru olan iki bacak. Demografik yapılar, yerleşik kültürler, sosyal ilişkiler topyekûn değişim baskısı altında. Her şey yapısal, sayısal ve niteliksel yönden değişiyor. Sonuç olarak ülke insanımızı da etkileyen, hatta yer değiştirmeye zorlayan bir baskı söz konusu.

    Biz hem bu göç yollarının üzerinde hem de göçün kalıcı hedefindeyiz. Genelde göç yollarının üzerinde olmamızdan kaynaklanan meseleler o kadar ön planda ki göçün kalıcı hedefi olduğumuz gerçeği pek tartışılmıyor. Göçün kalıcı hedefinde olmak şu demek: Gelenler bir daha gitmemek üzere yerleşiyorlar. Tıpkı bizim bin yıl önce Anadolu’ya göç edip yerleşmemiz gibi, bu toprakları sahiplenmek niyetiyle geliyorlar. Bu gerçeği görmek lazım.

    Yerleşme hedefli göçte -bana göre- üç farklı kesim var. Birincisi yokluktan göç eden, bir şekilde Anadolu’ya, tercihan İstanbul’a yerleşip küçük işlerde sömürülmeye razı olup düzenini kurmak ve kök salmak isteyen kesim. İkincisi ise sermayesi olup bedenen göçle birlikte yatırım yaparak yerleşen kesim. Bunların önemli bir kısmı, küçük işletmeler kurup çoğunlukla kendi ülkelerinden gelen göçmenlere iş veriyor ve kalıcı olmaya çalışıyorlar. Bu ikisi biraz birinci ve ikinci nesil “Almancılar”a benziyorlar.

    Ancak esas etkili olacak kesim üçüncüsü; önce bedeniyle değil küresel ölçekte büyük sermayesiyle gelmek isteyen kesim. “Varlık transferi” yaparak uzun vadede ülkede kalıcı ve güç sahibi olmayı amaçlayan, yerleşmeyi hayal ettikleri ülkeyi kökten değiştirme gücü olan bu kesimin etkisi çok büyük olur. Komplo teorisi gibi gelse de bu kesimin, sahip olduğu mevcut topraklar ve doğal kaynaklar hakkında duyduğu gelecek kaygıları nedeniyle bazı hayaller kuruyor olmaları pekâlâ mümkün.

    Bu hayalleri nasıl kurabiliyorlar? Çünkü ülkenin zafiyetlerini, ayaklarına kadar gelmiş bir fırsat olarak görüyor olabilirler. Bakıyorlar ki karşılarında hem küresel ekonomik sistemin içinde kalıp hem de bu sistemle uyumsuz ekonomi politikalarının uygulanmaya çalışılması sonucu hızla yoksullaşmış ve yorgun düşmüş bir ülke var. Üstelik ülkede yaşayanlar salgını, yangını, seli, depremi dert etmeden; ekonominin, altyapı ve üst yapı yönetiminin, eğitimin, öğretimin, bilimin, teknolojinin, tarımın, hayvancılığın, sanayinin, ticaretin, hizmetlerin, sağlığın, kültürün, sanatın, sporun, yasamanın, yürütmenin, yargının, ordunun, emniyetin, kamu hizmetlerinin ne durumda olduğunu sorgulamadan, nasıl olması gerektiğini yönünde bir talep de beyan etmeden; enflasyona, ülkenin her geçen gün fakirleşmesine ve dünyadan geri kalmasına rağmen yaşamını sürdürebiliyor. Ücretlerine zam aldıkları sürece de öz varlık satışını dert etmiyorlar. Sonuçta -Nasreddin Hoca’nın dediği gibi- parayı verenin düdüğü çaldığı bir anlayış var. Yeteri kadar parası olanlar için bundan daha büyük bir fırsat ne olabilir ki?

    İşlerin nasıl gelişeceğini -her zamanki gibi- yaşayarak göreceğiz.

    YanıtlaSil
  56. Ben Istanbul'da bir vakıf üniversitesinden sosyoloji bolümünden mezun oldum. Şu anda aynı bölümde yüksek lisans yapıyorum. Tez hocam bana tor browser indirip dark neti ve kripto paraları incelememi soyledi. Açıkçası başta garipsedim bu darknet konusunu ama acayip bir dünya. Dark nette de suriyeliler var. Kripto para ile Otomobil yedek parçası satan mı ararsın? Mülteci kaçakçısı bot işletenleri mi? Kripto para ile adam dövenler mi? Bitcoin ile 2008-2020 yılları arasında Türkiye'deki siyasi partilere üye vatandaşların veritabanı dosyasını satan Suriyelileri mi ararsın? Bitcoin ile Kaçak sigara, kaçak alkollü içki kaçak elektronik eşya kaçak zeytinyağı, kaçak akaryakıt işine bulaşmış suriyeliler mi ararsın? Yoksa sokakta çöp kutularından atık toplayanlar çalıştıran organizatörleri mi? Dark webde çok suriyeli var. Sanırım tez konumu değiştirmek için tez hocamla konuşacağım çünkü konuyu pek sevmedim ve tekin de bulmadım ama tez hocam da iyi birileri de girip bu ortamlara bakmalı ve bilgilendirici bir tez olmalı diyor kripto para ve suç sosyolojisi ile ilgili bir tez.

    YanıtlaSil
  57. Görünen o ki, Suriye’nin kuzeyinde Kürt milliyetçisi bir PKK devleti olacak, güneyde ve batıda ise İslamcı şeriat devleti. 

    Yanmış yıkılmış bir Suriye’nin üzerine bunlar kurulacak. 

    Sizce Türkiye’yi bırakıp kaçı gider böyle bir ortama. 

    Birkaç yüz bini elbette gider fakat hepsinin haldır küldür gideceğini zannediyorsanız çok ama çok yanılırsınız. 

    Tabii hepsinin gitmesi halinde bundan en büyük zararı iktidarın milli gelir hesabı görür. 

    Yasa dışı göçmenler dahil 95 milyon kişinin üretimi olan GYSMH’yi 86 milyonluk resmî nüfusa bölüp kişi başı geliri yüksek gösteriyorlardı. 

    Eğer giderlerse bu sahte hesap bozulur. 

    Bir de bakarız ki aslında çok daha düşük bir milli gelirimiz varmış.  F.A.

    YanıtlaSil
  58. Baktığımızda bizi yönetenler özellikle iktidar hükümetindeki kadro devlet adamları değiller,siyaset adamları ! bu olaya bence herşeyden önce siyasi açıdan bakılmalı,varlıklarını korumak ve sürdürebilmelk için suriyeli sığınmacılar gerekli mi,değil mi diye çünki ortada azımsanmayacak bir nüfus var yüzbinler değil milyonlardan bahsediyoruz.

    YanıtlaSil
  59. Hocam merhaba, benim konudan bağımsız bir sorum var. Siz finans dünyasında CFA lisansına sahip birisi için iyi bir üniversiteden yüksek lisans yapmıştır gözüyle bakar mısınız yoksa daha altı veya üstü bir seviyeye denk gelir mi? Ayrıca lisansını finans alanında yapmamış ama bu alanda kariyer hedefleyen birisine yüksek lisans veya benzeri tavsiyeniz olur mu?

    YanıtlaSil
  60. Dönüş yapacak Suriyeli sayısını belirleyecek etkenlerden biri de ülkede hangi bölgelerin hangi muhalif grubun yönetiminde olacağıdır. Eski yerleşimleri şimdi istemedikleri bir grubun kontroluna girecek ise bölgeler arasında serbestçe hareket edip edemeyecekleri ve değişiklik bölgelerde yerleşebilme ve yaşamlarını sürdürebilme olanağı bulup bulamayacakları dönüşle ilgili kararlarında etken olacaktır.

    YanıtlaSil
  61. Turkler bu insanlari sevmedi, hicbir zaman da sevmeyecek, ancak birileri kendi menfaati dogrultusunda kullandi. Turkiye'de siyasi havalar bir anda degisir, herkes icin en iyisi bir an once gitmeleri.

    YanıtlaSil

  62. Suriyelilerin T.C. olmadıkları için Türkiyeye hiç bir faydası yokdur yarattıkları ekonomik büyüklük 2020 değerlerine göre 3milyon kişi 15000 işletme 480milyon USD değerinde bir ekonomik büyüklükdür. Sgk sız çalışdıkları işsizliği arttırdıkları yapdıkları işler ile gelişmiş ülke olma yolunda bir adım dahi atılmamışdır.Bu işleri kendi ülkelerine gidip yaparlarsa ülkelerinde işsizliği azaltırlar.
    T.C.nin Suriye sorunu için bilinen harcaması 40 milyar USD den fazladır
    Ucuz işçilikle gelişmiş ülke olunamaz ucuz işçilik isteyen işler az gelişmiş ülkelerin işleridir bu işleri yapmak isteyenler az gelişmiş ülkelere gidip bu işleri yapabilirler AB ye girmek ve gelişmiş ülke olmak isteyen bir ülkede ucuz işçilik yüksek doğum oranı sgk sgk sız çalışma geleceğe dönük olmayan işler bu ülkeyi gittikçe az gelişmiş ülkelere benzetir suriyelilerin hepsi gitse bile yine Türkiyedeki uygulanan ekonomik sistem ile işsizlik devam edecekdir gelişmiş ülke olmak için teknolojik gelişme ve girişimler desteklenmeli ülkemizde yapılan işlerin çoğu geleceğe dönük olmayan gelecekde keşke bu işlerle uğraşmasaydık diyeceğimiz işlerdir gelecekde bugün geleceğe dönük işleri ve doğruyu yapan ülkeler refah toplumu olacakdır.

    YanıtlaSil
  63. https://www.tuicakademi.org/turkiyedeki-suriyeliler-ekonomiye-katkilari/

    YanıtlaSil
  64. Yatırım Ekonomisi bağlamında; gerçekten ortada kabaca hatları belli olan bir plan var mıdır?

    YanıtlaSil
  65. Çok uzun süre sonra içim aydınlandı hocam. Bununla beraber, emevi camiinde namaz, bir koy üç al, plaka 83,84 söylemlerini de unutmuyoruz, en yakın komşularımızdan biri ypg .. Buyrun cenaze namazına..

    YanıtlaSil
  66. Suriyede asil mücadele simdi başlıyor. Abd nin ypg si ile ingiltere nin htş si ortak düşman esadi gönderdi. Şimdi irak gibi libya gibi suriyede de kan gözyaşı ve çatışma yıllarca sürecektir. Suriyede kürt kartını abd mi ingiltere mi eline alacak bunun savaşı yaşanacak. Abd israil ikilisi şii güç unsurlarini ki iran savunmasını lübnan suriye hattından başlatmıştır; suriyeden lübnan dan iran uzantilari atılıyor. İngiltere yani city of london suriyede türkiye kürt kantonunun hamiliğini yapsin istiyor abd ise muhtemelen trumpla birlikte rusyanin ukraynadan suriyeye güç kaydırarak geçici olarak rusyanin kürt kantonunun hamiliğini yapmasını daha sonra israil kuzeye doğru genisleyince de oranın kontrolünü israile bırakmasını ıstiyor kanaatimce. Htş ila ypg pyd unsurları karşı karsiya gelecektir ileride.bunun hem bize hem de özellikle irana yansimalari olacaktir. Küresel sermaye tunus fas misir irak libya suriyede eski düzene gore inşa ettiği diktalari yeni duzene geçiş icin inşa ettigi yeni diktalari kullanarak operasyon yaparak yıkıyor. Gecis dönemi tamamlandığında da kullandiklari dikta liderleri de yikacaklar. Onlarin kimler olduklari malumunuz hocam. Ama suriye parçalandı adim adim iran turkiyeye geliyor. Küresel sermayeye suriyeyi açmadığı için esad bir gecede esed oluvermişti. Ama esad rejiminin de demokratik olmadığı aşikar. Sorun emperyalist güçlerin suriyeye iraka midira fas tunus yani kuzey afrika ortadoğu ya hakim olmasıdır.

    YanıtlaSil
  67. "Gelecek, değişkendir...", bakalım çoklu değişkenler ne şekilde etki edecek.

    YanıtlaSil
  68. Hocam, Suriye'ye dönüşler devam ederse Türk Lirası ile ülkelerine dönmeyeceklerini varsayıyorum altın nasıl etkilenir bu durumda?

    YanıtlaSil
  69. Değerli Hocam,

    Yazılmayanı yazmak isterim. Uzun zamandır, yoğunluk sebebi ile yorum yazmadım.

    Suriyelilerin getirilmesi bir devlet politikasıdır.

    Ordumuz bünyesinde kısa da olsa özel kuvvetler geçmişim, ve eğitimim bana devletimiz refleksleri hakkında bilgi verdi.

    Aksi durumda bunca milyon Suriyeli ülkemize giremez, Türkiye Suriye içinde bir bölgede bu insanları barındırabilirdi.

    Ana olarak iki sebebi var bu göçün.

    1. Türk demografisinin malesef bir sonraki iki üç nesil sonra bozulması.
    2. Türk devletinin asimile yeteneği.

    Her ikisi birleştiğinde açıkça görüyorum: Türk devleti, kendi geleceği için rahat asimile edeceği bir nüfusu vatandaşları arasına almak istedi.

    Birinci nesil Suriye kökenliler, kendi kültür bağımlılığı ve bizim kültürümüze olan uyumsuzluğu en yüksek seviyedeki nesildir. Basında, çevremizde ve bizzat yaşayarak biliyoruz.

    İkinci nesil Suriye kökenliler, Türkçeyi iyi konuşan, İstiklal marşı ve diğer kültürel bilgilere sahip bir nesil olarak yetişiyorlar.

    Üçüncü nesil, Arapça'yı yarım yamalak konuşup, büyük ihtimalle yazamayan bir nesil olarak Suriye ile bağı ancak, dedemler filan tarihte göç etmişler, şöyle böyle zahmet görmüşler diyen yaşam tarzı etrafları ile benzer insanlar olacak.

    Gitmeleri konuşuluyor, açıkça yazayım, gitmeyecekler. Türkiye'de konuşlu, çift vatandaşlık ile iki ülke arasında ticaret ve diğer sosyal konulardaki işleri dışında büyük bir hareket olmaz.

    Devletimizin nadide görevlerinde bulunmuş biri olarak bu bilgiyi siz ve okurlarınıza iletirim.

    Ek:
    Kozmik oda sebebiyle batı dünyasına taşınmam ve sosyal açıdan toplumlara göre iyi görevlerde yer almam, sözü geçen kişilerle tanışmamı buraların kültürü hakkında bilgiler almamı sağladı.

    Türkiye göçleri ile Batıya göçleri karşılaştıran kimseler de oluyor orada. Herkes için tabi şartlar çok farklı.
    Batı dünyasının asimilasyonu, Türkiye'dekinden biraz daha farklı, bir kaç tane köklü kültürü olan batı dünyası ülkesi hariç, çok batı dünyasında devlet eliyle asimile politikası yoktur.

    Köklü kültürler, göçü aynı Türk devleti gibi, asimile yeni bir nüfus yaratma aracı olarak kullanırken, etraflarındaki batılı ülkeleri de etki altına alma aracı olarak tasarlıyorlar.

    Sn Erdoğan Hükümeti, Suriyelilerin asimilasyon maliyetinin bir kısmını Avrupa ülkelerine yıkmaya da çalıştı, ciddi bir kaynak gelmese de, ara ara göçmenleri salarım korku politikasını da uyguladı. İyi ve kötü yanları ayrı bir tartışma konusudur.

    H@UODHNyN70FglkX

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kripto Asker Bey Merhaba,
      1. Olarak demişsiniz ki demografi orta vadede bozulacak. Bu göç harici bunun bir sebebi varmıydı? Hemen altında demişsiniz ki Türk devleti kendi geleceği için rahat asimile edebileceği bir topluluğu bilerek aldı. Burada geleceği düşünülen sanırım biz değiliz. Tam olarak ne demek istediğinizi anlayamadım.
      2. Madem asimilasyon yeteneğimiz iyi orta-uzun vadede neden problem oluştursun? Bugün doğu kökenli ve büyük azınlık olan Kürt vatandaşlar hariç diğer azınlıklar milli güvenlik tehdidi oluşturuyormu? Yada kültürel uyumsuzlukları varmı?
      Batı ülkelerinde asimilasyon özendirme şeklinde tatlı-sıkı kontrollü şekildemi yoksa bizdeki gibi tek dil-tek kültür, devlet kontrollü milli eğitim ve merkeziyetçi yönetim şekliylemi yapılıyor? Bunu merak ettiğim için sormak istedim.
      Birde köklü batı ülkelerinin etraflarındaki diğer batılı ülkeleri etki altına alma amacıyla göç-asimilasyonu kullandığından bahsetmişsiniz. Bunuda biraz açabilirmisiniz? Nufüs gücüyle baskı kurmak mı amaç yoksa etraftan göç çekip kendine güç devşirmek mi?

      Sil
    2. Hangi devlet. Bir kişinin iki dudağı arasındaki devlet mi?. Devlet 2001 sonrası küresel sermaye kontrolüne girmeye başladı. Devlet mekanizması daha kendi parasının kontrolünü sağlayamıyor. Parasinin kontrolünü sağlayamayan bir devlet parasini kontrol eden gücün kontrolünde olur. Türkiye maalesef özellikle son 15 yildir city of london in kontrolündedir. Sizin devlet politikası olarak gördüğünüz temelde küresel sermayenin londra temsilciliğinin dayattigi politikalardir.

      Sil
    3. Selam, Adsız9 Aralık 2024 23:30 mesajınızı yeni gördüm.

      1. Göç harici, Türk nüfusu azalıyor. Kültürün kendi kendini yenileme yeteneği bitti. Büyük kentlerde çok çocuk bakımı imkansız hale geldi.

      Şöyleki, fiziken İstanbul ve diğer büyük kentlerde evlerin yüzde 95 kadarında 4 ve üzeri çocuk büyütmek olanaksız hale geldi. Belki yüzde 15 ile 20 kadarlık İstanbul evlerinde 3 çocuk büyütülebilir.

      Hızlı iç göç, kentlerin bozuk ulaşımı, çocuk bakımını üstlenebilecek aile fertlerine ulaşımı da zor hale getirdi.

      Türk devleti, maddi imkan tanıyıp, yasal düzenlemeler (kağıt kırtasiye düzenlemeleri) yapsa bile sahada Türk insanının çoğalabileceği fiziki imkanı yoktur.

      Suriye göçü, hem bir miktar iş gücü getirirken, nüfusu istenen oranda yenilemese bile bir kaç nesil daha ülkenin orta ve alt direk insan sayısını yeterli tutar. Zamanla devletin asimile yeteneği bu yeni insanları Türkleştirir. Türk devletinin en istemediği azınlıkçı hakları talep eden bir politik akıma dönüşmeden onları engeller.

      Türk devlet yapısının klasik bir özelliğidir, üzerindeki insan grubunu belli kültürel değerlerle kontrol altında tutup, devletin bekasını düşünür. Durum tesbiti olsun diye yazdım.

      Niye böyledir diye kafa yormadım, ancak, Göktürk anıtlarında yazılı halde bu vardır. Üstte gök çökmedikçe, altta yer yarılmadıkça... der. Halbuki, Tonyukuk bunu yazarken bilirdi ki emri altındaki beyliklerde Türk olmayanlar da vardı. Büyük Atatürk de, Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına Türk denir, diyerek devlet bekasını ortak bir değere bağlama güdüsündedir.

      Kafası benden daha iyi çalışan kimseler, bunun kökeninin Türk öncesi, Çin'in kuzey batısında yaşayan kabilelerin varlıklarını korumak amacıyla Çin devletinin etkisi ile alındığını ifade ediyorlar. Bu asimilasyon anlamında hem Çin, hem de Türk devlet yapıları üzerindeki yaşadıkları halklardan ziyade, kendi bekalarını ve değerlerini ön planda tutar.

      Keza, böyle olmasaydı, Anadolu Rumları, şimdi kendilerine Türk demez, Ermeniler en büyük Türk milliyetçi parti liderlerini çıkarmaz, Kürt aydınlar da Türkçülük akımının kuruculuğunu üstlenmezlerdi.

      Bu yaz Türkiye'ye geldim, İç Anadolu şehirlerinin merkezi yerlerinde oturan Suriye göçmenleri ile de tanıştım. 6-10 yaş çocukları Türkçeyi çok iyi konuşup anlıyorlardı. İstiklal Marşını ezberlemişler, bir kaç tanesi nerden öğrendiyse Andımız'ı da söyledi. Pek çok çocuğun Türkçeleri, Arapçanın önüne geçmiş, arapça konuşabilseler bile yazamıyorlar. Kendimle kıyas ettiğimde, tüm çocuklarım Türkçeyi de okuyup yazabiliyor. İç Anadoluda gördüğüm o çocuklar kendilerini Türk diye tanımlar, Suriye kimliği ile politik taleplerde bulunmazlar.

      Bu da devletin istediğidir. Gördüğüm kadarı ile Türk devleti maksadına ulaşmaktadır.

      Zg22pTmyr8Y%KA33

      Sil
    4. Sn Hüseyin10 Aralık 2024 10:03,

      Londra'daki dedikleriniz bence kendi burunlarının önünü de pek kontrol edemiyorlar. Yazdığınız, malesef dünya genelinde ufak devletlerin hepsinde vuku bulan olaylardır, Türkiye dışındaki ülkeler de yazdıklarınızdan muzdariptir.

      Küresel sermaye, dünya hayatının bir gerçeğidir. Bir tane küresel sermaye de yoktur. Bunlar bir grup insan da değildir ki, oturup her ülke için ayrı plan yapsınlar. Onlar arasında da rekabet vardır, onlar da ölümlüdür, onlar da servetlerini kaybedip, yerlerine yenileri gelmektedir.

      Eskilerin tabiri ile bir hay huy, herkes bi şekilde içinde. Herkes meşrebine, parasına, görüşüne göre birbirleri ile işlem yapıyor. Gün sonunda, hoşuna gitmeyenlerin bir kısmı diğerlerine suç atabilirler. Bu da hayatın içindedir. Bu hep de böyledir, insanın huyudur.

      Ben sağcıyım. Bulunduğum ülkede, sağ(ya da yeni sağ) siyasetin entellektüel anlamda, sosyal demokratlar ve sosyalistler karşısında hayatın gerçeklerine, gerçek insanlara, gerçek politikalar üretmesi üzerine çalıştım. Bu sebeple burada uzun süre yorum da yazamadım.

      İnsanların sol siyasetin dizayn hatalarını görmesi, körü körüne sol siyasetin kulağa hoş gelen söylemlerine kanmaması, sosyal demokrasinin belli bir süre uygulanıp ardından topluma maliyetinin faydasından yüksek olduğunun gösterilmesi ve diğer alanlarda insanları uyardım.
      Güzel bir yol da kat ettik.

      Gençken ülkemizde iken de sağ siyaset için aynılarını kendi çapımda yaptım. Tabi şimdiki kadar etkili olamadım, maddi imkan, yaş ile gelen tecrübe, Türkiye de yaptığım hataların verdiği dersler , çapraz sorgu ile anlattıklarımı burada sorgulayan dimağların olması etkimi arttırdı.

      Ülkemizde, parti lider sultasının gücü, kurumsal siyasetin oluşmaması, siyasetin finansman sorunları, başta Alparslan Türkeş olmak üzere politik liderlerin sağ siyaseti entellektüellerden temizleme süreçleri, ülkemizde malesef büyük bir slogan milliyetçiliği ve sağ siyaset siyasetin hayatın gerçeklerine dokunan politik çözümler üretmesini, Türkiyenin global sermaye ile daha iyi koşullarda ortak çalışabilmesini, Türkiyenin kendi pazarlık gücünü ekonomik olarak global sahalarda yansıtmasını engelliyor.

      Bu bahsettiklerim arasında Türk ekonomisinin dünya ile eklemlenmesi ve markalaşması, sermayeleşmesi de geliyor. Sağ siyaset malesef yazdığım sebeplerle Türk halkının bu kaynakları yaratmasını engelliyor.

      Bunlar görünemeyince, sizin bahsettiğiniz gibi Londranın bilmem nesinin bilmen nesi konulu hikayeler ister istemez yayılabiliyor.

      Sevgiler.
      dg@kqXvjDOuU15ZR

      Sil
    5. Adsız 11 aralik 20:16 . Haklısınız. Gayet mantıklı analiz yaptiniz bence de. Aslında benim de söylemek istediğim elbette türkiye olarak küresel sermaye yi yok sayamayiz. Bilakis onlara eklemlenme gereklidir. Zaten sermayenin serbest dolaşımı da bunu zorunlu kiliyor. City of london yerine mesela eskiden imf ile mali iliskilerimiz vardi. Ben sadece türkiyenin özellikle son 15 yildir abd yerine ingiltere ye yakin olduğunu ve ingiliz doktrinine yakin olduğunu belirtmek istedim. Devlet akli bunu gerekli görmüş de olabilir. Artık her ulke derin ve gizli muttefiklik stratejisi benimsiyor. Abd sermaye gücü ile ingiltere city of london arasında büyük rekabet var ve türkiyemiz de bu büyük rekabetin merkezindeki ulkelerden birisidir. Sonuçta küresel sermaye dediğimiz güç unsurları da devletlerle var olan guclerdir. Eğer abd nin türkiye üzerindeki emelleri bugün 110 yil onceki ingiliz emelleri gibiyse doğal olarak turkiye de bugünkü city of london ile abd ye karşı konumlanmayi rasyonel bulabilir. Sonuçta küresel düzende bir değişim süreci var. Turkiyede bu düzende yeni konumunu inşa etmeye çalışacaktır.

      Sil
    6. Kripto bey tekrardan merhaba,
      Dönüşünüz için teşekkür ederim. 2018 yılından beri buradayım genelde makaleler yerine yorumlar kısmını okumayı tercih ediyorum. Özellikle yorumlarınızı gözüm arıyor. O zamanlardan bu zamanlara fikirlerim çok değişti. Klasik ortalama dindar bireyken daha rasyonel ve seküler bir eksene kaydığımı düşünüyorum. Temel inanç konularında fikir değişikliğim yok ama daha dış katmanları attım. Kendi hayat tecrübemin üzerine sizin yorumlarınız etkili oldu.
      Ben sivil kökenli birisiyim. Sizin nufüsla ilgili dediklerinize katılıyorum. İstanbul'da yaşayan orta-alt sosyo-ekonomik kesimden gelen biriyim. Dedemin 8 çocuğu varken biz iki kardeşiz. Dedemler sonradan İstanbul'a göçmüş. Babam 80'lerin sonunda evlenmiş. O gelir seviyesinden gelmelerine rağmen 2. çocukta durmuşlar. Kuzenlerim maksimum 3 çocuk çoğunluğu 2 veya 1 çocuk. Tabi o zamanlardan bu zamanlara da beklentisel anlamda değişiklikler oldu ve insanlar için bu ekonomik şartlarda (sizin gibi verimsizlikten kaynaklı olduğunu düşünüyorum) evlenmek ve çocuk sahibi olmak epey zorlaştı. Ben 30 yaşındayım ve hala bekarım. Y.lisanslı bir mühendis olmama rağmen gelecek pek parlak görünmüyor. Anne-babama göre bakış açısı farkıda olması bunu etkileşmiştir. Artık ben ve muadillerim standart model üzerinden değilde(evlen-çocuk yap) daha bireyci ve hayat kalitesi(ama bazıları fazla beklentilere sahip gerçekçi olmayan hedonist kişiler) odaklı insanlar. Belki şartlar daha insancıl olsa en fazla iki çocuk yapabilirdim. Ayrıca İstanbul gibi bir yerin problemlemlerini büyüdükçe farkettim. İnsanın insan gibi yaşamasına büyük engel. Eskilerin ve şimdilerin popülist sahte dindar-milliyetçi ve hatta sosyal demokrat siyasetçilerinin arkasından sağlam sövüyorum zaman zaman. Buradaki düzenden de kurtulmam neredeyse imkansız(ciddi kronik rahatsızlığım var) Nüfusun neden iç dinamiklerle yenilenemediğini anlıyorum.
      Burada yazdığınız yorumlarınız boşa gitmiyor lütfen yazmaya devam edin. İyi günler.

      Sil
  70. Ekonomik anlamda hem olumlu hem olumsuz olur diye düşünuyorum bende ..bazı sektorler ve kucuk esnaf cok olumsz etkilenecek ..ama olsun demografik yapımz boxulacagina ekonomimz bozulsun alıştık zaten neolacak bizde sıkacak diş cok...!emeginize sagliķ

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet her iki yönde de etkileri olacak ama eğer giderlerse sosyal ve siyasal açıdan çok yararlı sonuçları olacak.

      Sil
  71. ülkeleri tamamen rayına oturmadan kesinlikle Türkiyeden gitmezler !! en ufak bir kıpırtıda geri döneceklerdir ,burası onlar için almanya ! ekonomiye gelince ab den ödenek kesilince bişeyler olabilir

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bildiğim kadarıyla giderken Türkiye'den verilen geçici kimliklerini iade ettikleri için bir daha geri gelemiyorlar. Ama tabii Türkiye'de her şeyin yolu bulunuyor.

      Sil
  72. Ekonomik kısmı çok önemli değil. Ucuz işgücü diye sömürenler daha yüksek ücretlerle kendi vatandaşını çalıştırsın.
    Sürekli hastaneler doğum üstüne doğum yapıyor. Geçici olarak bir ülkeye sığınan insanların bu kadar rahat olması bile bizle Araplar arasında ciddi bir karakter ve vatanseverlik farkı olduğunu gösteriyorken demografik yapıyı kotumak, sınır güvenliğini sağlamak ve diğer sorunlara yönelmek her şeyden önce gelir. Vatandaşlıklari da iptal ederek bir kişi dahi kalmamalı. Gitmek istemeyen olursa geçici koruma statüsü kaldırılmalı ve kaçak duruma düşürülerek her şey ücretli hale gelmeli ve zorla gönderilmeliler

    YanıtlaSil
  73. “ bizde çalışarak geçimini sağlayan Suriyelilere ödenenden daha fazla para ödeyeceklerini düşünürsek” Hocam bu nasıl varsayım? 15-30 usd civarında olan suriyedeki ücretlerin bir anda 500 dolar üzerinde olacağını düşünmenizin sebebi nedir?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. O kısmı bir daha okursanız Dünya Bankası projeleri gibi uluslararası projelerdeki istihdamdan söz ediyorum. Uluslararası kuruluşların projelerinde çalışacak olanlar öyle sigortasız, vergisiz falan çalıştırılmayacağı ve belirli standartta ücret ödeneceği için bizdekinden daha yüksek ücret alacaklardır.

      Sil
  74. Mahfi üstadım, güzel ve güncel bir yazı olmuş.Eline sağlık.
    Ancak, Suriyeli'lerin geri dönüş senaryosu için fazla ümitvar olunmaması gerektiği kanısındayım.Tarihte bu tür göçlerin geri döndürülebildiği kaydedilmiş bir vaka yok.Elbette gidenler olacaktır.Ancak istatiksel olarak kayda değer boyutta olmayacaktır bu sayılar.Bu acı gerçeği kabullenerek planlamalarımızı yapmak çok daha yerinde bir tutum olur diye düşünüyorum.Sevgiler,

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgili Ömer, ben de zaten devlet yardımlarının ve desteklerinin kesilmesini Suriyelilerin dönüşü için ön koşul olarak söylüyorum.

      Sil
  75. Mahfi hocam tespitleriniz doğru. Elinize emeğinize sağlık. Ancak sosyal yardımlar azalacağı için bütçe açığının azalması konusunda şüphelerim var. Türkiye'nin güney sınırları daha da güneye doğru biraz daha genişledi gibi görünüyor. Bu durum, Türkiye'nin ilave askeri harcama yapmasını gerektirecektir. Sonuçta sosyal yardımların azalması ile oluşacak bütçe rahatlaması askeri ve güvenlik harcamaları ile tekrar açık verecektir.

    YanıtlaSil
  76. Hocam selamlar. Konuyla alakası yok ama 2025 yılı için bir vergi affı olabilir mi? Ocak ayı için olacağı söyleniyor. Ne dersiniz? Sevgilerimle…

    YanıtlaSil
  77. Yürüyerek gelenler araba ve para ile geri dönüyorlar. Bu en basit hali ile kaynak çıkışı demek. Ama uzun vadede demografik yapıyı korumak ekonomiden çok daha önemli. Gidişi kolaylaştırıp dönüşleri engellemeli.

    YanıtlaSil
  78. Mahfi Hocam Selamlar,
    Suriyelilerin geri dönüşünü genel anlamda özetlemişsiniz. Benim asıl merak ettiğim konu suriyenin geleceğinin sosyal ve siyasi durumu.. Her ne kadar Esad rejimi bir şekilde son bulmuşsa da bunu gerçekleştirenlerin sıradan halk olmadığı - birçok ülke tarafından terör örgütü olarak kabul görmüş bir yapılanma - ve bunun bir örgün tarafından gerçekleştirildiğidir.
    Yakın zamanda bunun bir örneğini görmüştük Afganistanın El kaideye teslimi meselesiyle... Şimdi Suriyede gidişat buna benzer radikal bir oluşumu görüyoruz. Afganistanda yapılanları benzer bir uygulamaya girişilecek olurlarsa bu durum ; (sorulara geçiyorum.)
    1 - Göçü olumsuz etkilemez mi?
    2 - Rejim devrildikten hemen sonra israil tarafından suriyenin alt-üst yapılarıyla beraber zarar görmedik bir alanı neredeyse kalmadı. Uluslararası yardımların bunu karşılama ihtimali varmı?
    3 - Ortaya çıkan iktidar boşluğu küresel güçler tarafından doldurulur diye düşünüyorum. Bu durum Irakta saddam rejiminin çökmesi sonucu meydana gelen olaylar neticesinde daha da karışık bir hal alıp tersine göçlere neden olamaz mı?
    Saygılar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bunların cevabı siyaset bilimcilerde, ekonomistlerde değil.

      Sil
  79. Suriyelilerin dönüşü ancak Suriye Devletinin kurulması ile olabilir. Şu anda yapılması gereken en acil konu Suriye de kurulacak bir devlet organizasyonunu desteklemek ve hatta bir adım daha ileri giderek bizzat bu devlet organizasyonunun kuruluşunda yer almaktır. Suriye de artık ordu polis kamu ne kadar kurum varsa hepsi boşa çıkmıştır. İsrail Suriye ordusuna ait tüm ağır silahları yok etmiş ve Şam a kadar direniş görmeden ilerleyerek dünya kamuoyuna ben buradayım mesajını vermiştir. Bu şartlardaki bir Suriye ye hiçbir Suriyeli kesin olarak dönmez. Türkiye İran Rusya birlikte hareket edebilirse kurulum süreci hızlı bir şekilde Türkiye lehine oluşturulabilir ama ABD ve İsrail daha hızlı hareket ederse Kürt Devleti ve İsrail in Suriye'yi işgali ile bölge daha uzun süre bataklık olarak kalır. Ya devlet başa ya kuzgun leşe boş bir söz değildir. Esad ın da uluslararası mahkemede hesap vermesi sağlanmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti nın bölgede ne kadar değerli olduğu ve var gücümüzle ülkemizi ayakta tutmak mecburiyetinde olduğumuzu bir kez daha gördük. Ülke olarak içten içe çürümeye devam edersek bir dahaki sefere İsrail tankları bizim sınırlarda gezecek bunu da görüp anlamak zorundayız. Ne mutlu Türküm diyene sözü bu ülkenin tek şemsiyesidir. Altına giren korunur, dışında kalanı ise işte böyle çakallar kapar. Bölgemiz çakal nüfusu olarak zengindir her milletten bol miktarda bulunur.

    YanıtlaSil
  80. Hocam merhaba konuyla alakasız ama bir sorum olacaktı. ABD istediği kadar dolar basabiliyor ve bunu istediği gibi harcayabiliyor çünkü uluslararası ticarette dolar geçiyor. Bizim gibi ülkelere bastıkları parayı borç veriyorlar ve bizim.bu borcu ödememiz ivin gerçekten bir emrk sarf etmemiz gerekirken ABD bir gecede 100 milyar dolar basabiliyor. Sizce burada bir hakeizlik yok mu?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ABD doları dışında hangi paralar da emisyon artmasında sorun oluşmuyor sayın hocam?

      Sil
    2. adil bir dünya için dünya parası yapılmalı değilmi?

      Sil
  81. 15 yıl boyunca sahilde nargile içerek verdiği mücadelenin sonucunu görmek evet bence de güzel

    YanıtlaSil
  82. Trabzon'daki son dakika golünü saymazsak, Fenerbahçe sezon başından beri güçlü takımları neden yenemiyor hocam? Güçlü takımlar alan ve zaman bırakmıyorlar. Bundan dolayı olabilir mi? Yoksa sorun Mourinho'nun çözüm üretememesinden ve oyun anlayışından mı kaynaklanıyor?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sorun psikolojik. Hatasını kabul etmeyen çözümü bulamaz.

      Sil
    2. Fenerin en büyük rakibi ister inanın ister inanmayin Gs kompleksidir. Çünkü tüm plan ve stratejisini Galatasaraya endeksliyor. Kendi gerçeklerine uygun planlama yaparsa kesinlikle fenerbahce 'nin daha başarılı olacağı kanaatindeyim. En basitinden örnek vereyim: Arthur zico özellikle avrupada iyi futbol oynatmasina rağmen salt 2008 yilinda şampiyonluğu bize kaptirdi diye görevine son verildi. Yanlıştı. Ve zico sonrası fb şampiyonlar liginde yok. Fb bu anlayıştan kurtulduğu an başarılar da gelebilir. Ne kadar güçlü kaliteli fenerbahce o kadar güçlü kaliteli Galatasaray demektir bence.

      Sil
  83. Hocam

    Arkeolog olmak ister miydiniz?

    YanıtlaSil
  84. Suriye meselesinden en çok faydalanan Müsiad denilen oluşumun üyeleri iş adamlarıydı ki coğunluğu ghettolu adamlar ve kadınlar ve dahası yüzde 90'ı siyasi parti üyesi bunlar ve Volaire'in dediği gibi milletin geleceğini, hayallerini, umutlarını, sağlığını , bilgisini ve eğitimini çalan da bunlar . Suriyelilerin gitmesine en çok bunlar üzülüyordur. Suriyelilere 13 senede devlet bütçesinden harcandığı söylenen 250 milyar dolar artı Avrupa Birliğinden gelen 3-5 milyar avro , gerek gıda gerek giyim gerekse konut ihalelerinde çoğunlukla Müsiad üyelerince kazanılmıştır ki daha sayısı tam bilinmeyen Suriyeliler söz konusu olunca bu ihaleler sonucunda kaç suriyeliye ne kadar gıda vs dağıtıldığı ve ne kadar hayali mal ve hizmet söz konusu olabileceği ve dağıtılmayan malların ve hizmetlerin de tekrar Türk milletine faiş fiyatlarla satılmış olabileceği es geçilmemelidir. Burada dönen meblağlar ve kayıt dışı ekonomi tahminlerin ötesindedir. Dahası sigortasız, yarı zamanlı , asgari ücretin altında sanayide, oto sanayide, tarımda, tekstilde , restoranda, turizmde, ulaşımda yine suriyelileri en çok Müsiad üyelerince iş adamları çalıştırtmıştır. Zaten Suriyelilere de vatandaşlık vererek oy deposu gören siyasetçilerin de herkes biliyor. Bu suriyelilere 250 milyar dolar devlet bütçesinden harcadıkları için zenginleşen iş adamları ve enflasyon altında maaşlarına senelerce düşük zam alan ve alım gücü düşen emekli, memur ve işçi bellidir. Düşük maliyetli iş gücünden yararlanmalarına rağmen ürettikleri kalitesiz ürünlere yaptıkları zamlarla da ikinci defa röveşatayı vuran iş adamları hep bellidir. Maalesef Türkiye'de muhalefet çok pasif ve etkisiz elmandır ve 21 senedir yanlış konulara odaklanmış ve etkisiz propaganda ve pasif muhalefetle bu günlere gelinmiştir.

    YanıtlaSil
  85. Merhaba hocam
    Suriyeliler Türkiye’de taşınmaz alamıyorlar. Vatandaşlık kazanma konusunun da taşınmazla ilgisi yok.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kapitalizm

Paradan Para Kaybetme Dönemi

Faizin Doğuşu ve Yasaklanışı